Sayın Cumhurbaşkanım,
Türkiyemiz için, çok önem arzeden bir konuyu size sunmak ihtiyacı duydum. Bu konu, Türkiye’de Sosyoloji’nin mesleki manada, belirli bir çerçevesinin olmaması ve toplumu anlama, aydınlatma ve şekillendirme konusundaki bu mesleğin ciddiye alınmamasıdır.
Bu ilmin uygulaması için şartlar ve imkanlar verilmemiş durumdadır. Tarım-Orman, Aile ve Adalet bakanlıklarına kısmen alınan sosyologlar da, yetki ve imkan bulamadıkları için kendilerini ve kapasitelerini ortaya koyamamaktadırlar.
Halihazırda devlet kurumlarında çalışan sosyologların özlük hakları, çalışma statüleri ve kendilerine yönelik tutum ve davranışlarda da ciddi bir baskı ve dışlamanın olduğunu belirtmek durumdayım. Bu konunun, sosyologların statülerinin ve görev alanlarının belirsizliğinden de kaynaklanma ihtimali yüksektir.
Sekiz yıldır, çok farklı çalışma ve faaliyet yürütmemizin de getirdiği bilgi ve tecrübe ile Sosyologların çalışma sistemine yönelik Kanun teklifi hazırlığı içindeyiz. Bu kanunun kabul edilmesinden sonra, Derneğimizin yol göstericiliği ve danışmanlığı ile Sosyologları, Türkiye’nin geleceğinde kilit rol taşıyacak bir meslek grubu olarak etkili bir seviyeye getirebiliriz.
Türkiye’de 75’e yakın Sosyoloji bölümü mezunlarının, kamuda ve piyasada rol alabilmeleri ile ilgili bu önemli çabanın yanında, Türkiye’nin geleceğini planlamada ilmi bir hareketi de başlatmaya vesile olacağınız temennisiyle saygılarımı sunarım.
Prof.Dr.Sami Şener
Sosyologlar Derneği Genel Başkanı